Atalay, medya yöneticileriyle buluştu

| 6 Temmuz 2010 Salı
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, toplumda 'muazzam' bir algı değişikliği olduğunu ifade ederek, herkesin terör sorunun çözümünü istediğini vurguladı. Partiler ile diyalog için de prosedürlerin halledileceğini belirten Atalay, meselenin diyalogun sürdürebilmesi olduğunu söyledi. İçişleri Bakanı Beşir Altay, İstanbul WOW Hotel'de Gazetelerin Genel Yayın Yönetmenleri ve Haber Ajanslarının Genel Müdürleriyle bir araya geldi. Atalay toplantıda yaptığı konuşmada, Şehit cenazelerinin "gösteri merkezine" dönüştüğünü ifade ederek, hiçbir zaman yan yana gelmeyen grupların Hükümet aleyhinde slogan atmak için bir araya geldiklerini söyledi. Bu gösterilerin sonuç olarak kendilerine de zarar verdiğini görüp sonradan vazgeçtiklerini belirten Atalay, toplum bu tür sert söylemleri sevmediğini dile getirdi.

"Herkes terör sorununun çözümünü istiyor"

Atalay, terör örgütünün ezberinin bozduklarını belirterek, "OHAL'den bahsedildiği bir dönemde biz daha çok demokrasi diyoruz. Bu kararlılıkla terör örgütünün ezberini bozmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Toplumda 'muazzam' bir algı değişikliği olduğunu vurgulayan Atalay, şöyle devam etti:
"Herkes terör sorunun çözümünü istiyor. Çok ciddi analizler yaptırıyoruz. Kamu Güvenliği Müsteşarlığı'nda uzman arkadaşlarımız bu konuda çalışıyorlar. Terör niçin şimdi başladığını biliyoruz, nasıl çözüleceğini de biliyoruz. Çözüme çok yaklaştık. Demokratik Açılım durmayacak. Bir yıl içinde çok şey değişti."

"'Taş atan çocuklar' mutkala geçecek"

Bakan Atalay, kamuoyunda "Taş atan çocuklar" olarak bilinen değişikliğin TBMM gündemine getirileceğini ifade ederek, "Taş atan çocuklar ile ilgili yasa önümüzdeki hafta mutlaka Meclisten geçirilecek. Kararlıyız hangi siyasi parti daha çok fedakârlık yaparsa terörün çözümü konusunda daha çok kazanır. Biz de fedakârlık yapıyoruz" dedi.

"Özgürlükleri kısıtlayacak birşey yapmadık"

Atalay, 11 Eylül 2001'den sonra çeşitli ülkelerde basına bu konularda sınırlamalar getirildiğini hatırlatarak, Avrupa ülkelerinin yasal düzenlemeler yaptığını, ancak kendilerinin bu konuda Türkiye'de özgürlükleri kısıtlayıcı hiçbir şey yapmadıklarını söyledi.

Demokratikleşme sürecinin daha hızlı devam ettiğini, Basın Kanununun 2004'te yasalaştığını, AB süreciyle paralel demokratikleşme çabalarının da sürdüğünü vurgulayan Atalay, ''Hiçbir vesileyle, özellikle de terör nedeniyle normalleşmeden, demokratikleşmeden geri dönüş söz konusu değildir. Olağanüstü hal gibi bir şey düşünmüyoruz. Hükümet olarak bu konularda kararlıyız. Basından da beklediğimiz, terör haberlerinde hassasiyet göstersinler. Terör örgütünün propagandasını kendi elimizle yapmayalım'' diye konuştu.

Atalay, basın yöneticileriyle hem demokratikleşme süreci hem de gelecek döneme bakışlarıyla ilgili bilgileri de paylaşma imkanı bulduklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Şu da yanlış anlaşılmasın; basınımızla bir araya geldiğimiz toplantı istişare toplantısıdır. Biz kendilerine herhangi bir şablon ya da ilkeler demeti vermedik. Nasıl ki televizyonlarımız bir araya gelip ortak bir zemin oluşturdularsa, yazılı basından da haber ajanslarından da beklentimiz budur, yani oto kontrol. Biz bu manada her basının kendisini kontrol etmesini ve bir platform oluşturarak, bu konuları kendi aralarında paylaşmalarını arzu ettik. Görüşlerimizi de kendilerine ilettik.''

Görüşme polemiği

Terörün çözümü için liderlerin bir araya gelerek görüşmesi tartışmalarına da değinen Bakan Atalay, "Başbakan ile konuştuk. Partilerle diyalog için prosedürleri hallederiz mesele diyalogu sürdürebilmek. BDP bizi yeniden muhatap alın derse onlar ile de konuşuruz. Daha önce şurayı veya burayı muhatap alın demişlerdi. Ama gelinen süreçte BDP ile de konuşuruz. Demokratik Açılım konusunda en büyük sekteyi BDP'nin provokatif çıkışları verdi" diye konuştu.

"STK ve vatandaşlar ile diyoloğa ağırlık vereceğiz"

Atalay, bölgeye özel program hazırladıklarını kaydederek, "STK ve vatandaşlar ile diyaloga ağırlık vereceğiz. Devlete güven işi, önemli ölçüde aşıldı. Vatandaşın güveninin tam olarak sağlanması için orada yoğun bir çalışma yürütülüyor. Güvenlik ve özgürlük dengesi çok önemli. Bu dengenin bozulmaması gerekir. Bozulur ise, en büyük zararı özgürlüğün göreceğini söylüyoruz" dedi.

"Silahlı kuvvetlerin de emniyetin de içinde yanlış yapanlar olabilir"

Bakanı Atalay toplantının ardından yaptığı açıklamada da, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ'un "İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nın polis tarafından bir gazeteye sızdırıldığı" yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, silahlı kuvvetlerin de emniyetin de içinde yanlış yapanların olabileceğini söyledi. Atalay, yanlış yapanların yargı sürecinin ardından açığa alındığını belirtti.

Bakan Atalay, terör ve terör örgütü konusunda Türkiye'nin kararlılığı olduğunu ve Irak ve Kuzey Irak'tan taleplerinin olduğunu da dile getirdi. Atalay ayrıca, kara harekâtına ilişkin net bir cevap vermezken, terör oldukça operasyonların süreceğini kaydetti.

Toplantıya katılanlar

İçişleri Bakanı Atalay'ın toplantısına, aralarında Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Hilmi Bengi, İstanbul Bölge Müdürü Ümit Kanoğlu, Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Küçükkaya, Doğan Haber Ajansı Genel Müdürü Uğur Cebeci, Türkiye gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, Star gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, Dünya gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, Yeni Şafak gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ziya Cömert, Referans gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eyüp Can Sağlık'ın da bulunduğu genel yayın yönetmenleri, genel müdür ve yazı işleri müdürleri katıldı.

0 yorum:

Yorum Gönder